You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

'Burun etleri birçok nedene bağlı olarak şişebilir'

'Burun etleri birçok nedene bağlı olarak şişebilir'

⭐⭐⭐ Süper Moderator
'Burun etleri birçok nedene bağlı olarak şişebilir'
[Resim: 3574018.jpg] Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümünden Prof. Dr. Tolga Kandoğan, baş ağrısı elde etmek üzere birçok rahatsızlığı tetikleyen burun eti şişliğine ilişkin kayda değer açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Kandoğan, burun etlerinin akciğerler için pak havayı oluşturduğunu belirterek, “Burun etleri (konka) sağ ve sol burun boşluğuna kurulmuş üçer adet yapıdır ve vücudun bir nevi kliması gibi çalışır. Burun aracılığıyla alınan havanın nemlendirilmesi, temizlenmesi ve arındırılma işlemini gerçekleştirir. Akciğerlerimiz için sağlıklı bir havanın oluşmasını sağlar. Böylece ki burun yoluyla alınan hava, kaç derece olursa olsun, akciğerlere girmeden önce vücut ısısına yani 36,5-37 dereceye ulaşır” diye konuştu.

"Ağız kokusuna neden olabilir"

Ilk Önce alerji almak üzere dağıtılmış sebepler sonucu burun etlerinin şiştiğine dikkat çeken Prof. Dr. Kandoğan, "Burun etleri ilk önce alerji elde etmek üzere sigara tüketimi, hava kirliliği, enfeksiyonlar, burun kemik kıkırdak eğrilikleri gibi nedenlere alt olarak şişebilir. Kişinin burun solunumu yapması zorlaşabilir ve bu andan itibaren sorunlar başlar. Kişi burun yoluyla yeterli hava alamadığı için mecburen ağız solunumu yapar ve bu da akciğerlere sağlığa zararlı havanın yani nemlendirilmemiş, temizlenmemiş ve arındırılmamış havanın gitmesine yol açar. Ağız gerçekte kapalı kalması gereken bir yapıdır ve açık kalması ağız içerisinde nem kaybına yol açar. Kişide buna alt olarak dinç kişilere göre daha sık diş ve diş eti hastalıklarının, boğaz iltihabının görülmesine sebep olur ve ağız kokusunun oluşumuna yol açar. Uzun dönemde bu sorun kişide baş ağrısına ve ses değişikliklerine yol açması yüksek muhtemeldir" açıklamalarında bulundu.

"Tuz su kalıcı çözüm sağlamaz"

Prof. Dr. Kandoğan, teşhis koymanın oldukça basit olduğuna işaret ederek, sözlerine şöyle devam etti: "Kişinin hastalık öyküsü alındıktan sonradan yapılan bir endoskopik burun muayenesi bizi tanıya yönlendirir. Teşhis konduktan sonra tedavi sebebe yönelik uygulanır. Alerji ise alerji tedavisi, enfeksiyonlar ise buna yönelik tedaviler hastayı rahatlatır. Tuz su ile burun içinin yıkanması da ara sıra hastaları rahatlatsa da daima yeterli olamaz. Oysa sigara içmeye devamlı, alerji tedavisinden tatmin edici sonuç alamayan ve burun içerisinde mekanik bir tıkanıklığı olan hastalar için cerrahi tedavi gündeme alınmalıdır. Sadece burun etlerinin radyofrekans ile küçültülmesi yeterli olabileceği gibi ara sıra aynı zamanlı olarak burun kemiğinin de düzeltilmesi hasta yararına olacaktır".

"Adamakıllı alınması sağlıklı değil"

Prof. Dr. Kandoğan, burun etlerinin cisim için zorunlu yapılardan olduğunu belirterek, "Dolayısıyla tamamen çıkartılması bir takım ender rastlanan durumlar dıştan kesinlikle yapılmamalıdır. Çünkü bu durum burun içerisinde kabuklanmaya, tıkanıklığa ve burun içinde kötü koku oluşumuna yol açarak hastayı daha da güç bir duruma düşürebilir. Müdahale için bir zaman aralığı yoktur. tekrar tekrar yapılabilir. Ameliyattan daha sonra yaklaşık 1-1,5 ayda doku iyileşmesi tamamlanır. İyileşme için geçen süre dahilinde burundaki ödem ve kabuklanmayı azaltmak için burun içi nemlendiriciler ve tuz su ile yıkanması ayrıca iyileşme sürecini hızlandırır hem de hastayı rahatlatır" dedi.

iha

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Forumki.Com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.