You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

Yazar: PeRi
[Resim: 3742229.jpg] Doç.Dr. Işık, bahar mevsiminde havaların ısınmasıyla birlikte insanların arılarla temas ihtimalinin artmaya başladığını belirterek, arı sokmasına bağlı ciddi alerjik reaksiyonların ölüme sebep olabileceğine dikkat çekti.

İnsanların yaklaşık yüzde 2'sinin arılara alerjik olduğunun düşünüldüğünü, arı sokmasına bağlı bildirilen ölüm vakalarının gerçek rakamın çok altında olduğunu kaydeden Işık, “Kırsalda kalp krizine bağlı olduğu düşünülen bazı ölüm olaylarında sebep aslında arı alerjisidir” dedi.

Doç.Dr. Işık, şu bilgileri verdi: “Arıcılık faaliyetlerinin yoğun yapıldığı ülkemizde özellikle yazın acil servislere çok sayıda arı alerjisi vakası müracaat etmektedir. Arı sokması sonrası genelde sokulan yerde kaşıntılı hafif bir kızarıklık ve şişme ortaya çıkar. Ağrı kesici ilaç ve buz uygulamaları ile bu reaksiyonlar geriler. Bal arıları soktuktan sonra genelde venom keseleri deride kalır. Deriye en yakın yerinden 10-15 dakika içinde kese sıkılmadan çıkarılmalıdır. Yaban arıları ise birkaç kez sokabilir. Bazı hastalarda ısırılmadan 12-24 saat sonra 20 santimden büyük geniş şişlik kızarıklıklar oluşur. Bunlar genelde 1 hafta içinde gerileyerek kaybolur. Boyun, dil, dudak gibi bölgeler sokulmadıkça tehlike oluşturmazlar. Bu geniş lokal reaksiyonlar ilerideki şiddetli reaksiyonların habercisi değildir.”

Doç.Dr. Işık, şu uyarılarda bulundu:

“Asıl korkulan reaksiyonlar solunum ve dolaşım sistemini etkileyen nefes darlığı, boğazda tıkanma hissi, çarpıntı, baş dönmesi, karın ağrısı, şuur kaybı ve baygınlık gibi semptom ve şikayetlere yol açan ağır sistemik reaksiyonlardır. Bu tip reaksiyonlar gelişen hastalar mutlaka alerji uzmanına müracaat etmelidir. Küçük çocuklarda ölüm nadiren rastlanıp genelde kalp, akciğer hastalığı olanlarda reaksiyonlar daha şiddetlidir. Bir kişinin alerjik yatkınlığının olması arı alerjisi için büyük risk faktörü değildir. Tanı deri ve kan testi ile konup, tarama amaçlı olarak bu testler kullanılmaz. Tarama amaçlı testlerde arı alerjisi çıkan insanların yüzde 20'sinden azı arı sokmasına bağlı reaksiyon gösterir. Bunun yanında ölüm vakalarının çoğunda öncesinde bir alerji öyküsü yoktur. Arı sokmasına bağlı ciddi reaksiyon geçiren hastaların sonraki sokmada nasıl reaksiyon vereceği ön görülemez. Üst solunum yolları tıkanıklığı ve dolaşım yetersizliği en sık ölüm nedenleridir. Şiddetli reaksiyon geçiren hastalar yanlarında mutlaka kendinden enjeksiyon yapan adrenalin iğneleri bulundurmalıdır. Reaksiyon ne kadar erken başlarsa o kadar şiddetlidir. Adrenalinin erken yapılması en önemli tedavi yaklaşımıdır.”

Dr. Işık, arılara yönelik alerji aşılarının ağır reaksiyonlar geçiren hastalarda en önemli tedavi yaklaşımı olduğunu da aktararak, “Aşılar reaksiyonların ortaya çıkmasını yüzde 95 oranlarında engeller veya belirgin olarak şiddetini hafifletir. Şiddetli alerjik reaksiyonlarda hastaların erken ayağa kaldırılması veya yürüyerek hastaneye gitmeye çalışmaları ciddi tansiyon düşmesi ve ritm bozukluğu ile ölümlere yol açabilir. Hastalar ayağa kaldırılmamalı, solunum yolları açık tutularak ambulans beklenmelidir. Arı aşıları alerji uzmanları tarafından raporlandığında tamamı devlet tarafından ödenmektedir. Genelde 6 ila 16 hafta süresince her hafta yapılan aşılarla çok düşük dozlarda arı zehri enjekte edilerek vücut belli bir dozdan sonra zehre karşı tepkisiz hale gelir. Arı aşıları mutlaka tecrübeli alerji uzmanları tarafından yapılmalıdır. Arı aşıları genellikle ayda bir olarak 5 yıl sürer. Kimlerin aşılanması gerektiğine mutlaka alerji uzmanları karar vermelidir” ifadelerini kullandı.

Öte yandan Erzincan'ın Kemah ilçesinde arı sokması sonucu bir kişi fenalaştı. Sağlık durumu ağırlaşan şahıs özel otomobille Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı.

Ahmet Akbuğa
Yorumlar Yorum Yok
Yazar: PeRi
[Resim: 3738137.jpg] Türkiye, bir yandan açık veya örtülü ambargolarla mücadele ederken diğer yandan da öz kaynaklarını ve yetişmiş insan gücünü kullanarak yerli ve milli çözümler geliştiriyor. Yürütülen bu çalışmalardan biri de Türkiye'nin ilk Orta Menzilli Füze Motoru olan TEI-TJ300.

Rekor itki seviyesi

2017 yılında TÜBİTAK, TUSAŞ Motor Sanayii A.Ş. (TEI) ve Roketsan iş birliği ile geliştirilmeye başlayan TEI-TJ300 turbojet motoru projesinde, hedeflenen performansın çok ötesinde sonuçlar ortaya çıktı. 230-250 mm sınıfındaki diğer rakip motorların en iyisi 250 mm çap ile en fazla 1250 N seviyesinde itki üretirken TEI-TJ300 motoru, 240 mm çap ile 1342 N itki kuvvetine ulaşarak bu sınıfta bir dünya rekoru kırdı.

Varank prototipi çalıştırmıştı

Türk mühendisleri tarafından tamamen yerli ve milli olarak tasarlanan TEI-TJ300 Turbojet motorunun ilk prototip çalıştırma töreni, Bakan Varank'ın katılımıyla Haziran 2020'de gerçekleştirilmişti. Varank, şimdi de TEI-TJ300'ün kırdığı rekoru sosyal medya hesabından paylaştı. Paylaşımda, TEI-TJ300'ün rekor kıran testinin videosu da yer aldı.

Milli olarak tasarlandı

TEI-TJ300 Hava Solumalı Jet Motoru Projesi, Eylül 2017'de TÜBİTAK desteği ile TEI ve Roketsan arasında imzalanan protokol ile başladı. Tamamen milli olarak tasarlanıp geliştirilen ve imal edilen turbojet motorun ilk prototip testi 2020 yılında başarılı bir şekilde gerçekleştirildi.

Yüksek hızlarda çalışabiliyor

Füze sistemlerine uyarlanılabilmesi için 240 mm kısıtlı çapta, sınıfında bu itki gücünü üretebilen dünyadaki ilk motor olan TEI-TJ300, 5000 ft irtifada ses hızının yüzde 90'ına varan yüksek hızlarda çalışabiliyor.

Rüzgar etkisiyle başlama

TEI-TJ300 motoru, herhangi bir başlatıcı sisteme (marş motoru) ihtiyaç olmadan rüzgar etkisi (windmilling) ile başlayabilme özelliğine sahip. Bu özellik, platformun hem hava, hem deniz, hem de kara savunma sistemlerine uygulanmasını mümkün kılıyor.

TEI-TJ300 turbojet motorunun geliştirme ve kalifikasyon testlerinin tamamlanmasının ardından seri üretim süreci başlayacak.
Yorumlar Yorum Yok
Yazar: PeRi
[Resim: 3742821.jpg] Adana Demirspor, ligin 31.haftasında Yeni Adana Stadı'nda, GZT Giresunspor'u konuk etti. Mavi-lacivertli ekip maçtan 3-0 galip ayrılırken maçı binlerce taraftar stadyumda izledi.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/15/57367_aw298448-04.jpg"/>

Korona virüs pandemisi nedeniyle sokağa çıkma yasağının olduğu günde çoğu taraftarın maske takmadan maçı izlemesi ve dip dibe oturarak tezahürat yapması dikkat çekti.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/15/14139_aw298448-07.jpg"/>

Sosyal medyada büyük tepki topladı

GZT Giresunspor'un Teknik Sorumlusu Ümit Şengül ise maç sonu basın toplantısında bu durumu eleştirerek, statta en az 5-6 bin kişinin olduğunu öne sürdü. Şengül, "Bugün yaşananlar maçın önüne geçti. Türkiye'de sokağa çıkma yasağı olduğu zamanda 5-6 bin kişiyle rakibin stada gelmesi çok manidar. Bunda sorumlu olan herkesin düşünmesi lazım” ifadelerini kullandı.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/15/84042_aw298448-03.jpg"/>
Yorumlar Yorum Yok
Yazar: PeRi
[Resim: 3742634.jpg] Beykoz, bitki örtüsü, sulak alanları ve yumuşak iklimiyle birçok göçmen kuşa ev sahipliği yapıyor. Bu kuşların başında da leylekler yer alıyor. Her yıl mart ayının gelmesiyle birlikte birçok leylek, mahallelerde elektrik direği, ağaçlar ve cami kubbesine yuva kuruyor. Bazı leylekler ise önceki yıllardan kalan yuvalarını tercih ediyor.

Beykoz'da Değirmendere Mahallesi'nde yapımı 2015 yılında tamamlanan Değirmendere Camii'nin kubbesine de yuva yapan leylekler, 6 yıldır her göç zamanı yuvalarına geliyor. Her yıl mart ayının ilk haftasında camiye gelen leyleklerin yuvasına köy sakinleri de özenle bakıyor. Cami kubbesine yavrulayan leylekler köyün simgesi haline gelmiş durumda. Cami kubbesine yapılan yuva ve leylekler drone ile havadan görüntülendi.

Aykut Zor
Forum: Gündem
Yorumlar Yorum Yok
Yazar: PeRi
[Resim: no-image.jpg] Ramazan ayında orucun bozulacağı endişesi taşıyan vatandaşlar aşı olmayı iftar sonrasına bırakırken, aşı sırası gelip randevusunu iftar saatinden sonrasına alan vatandaşlar saat 24.00'e kadar aşılarını hastanede yaptırabiliyor. Başakşehir Çam ve Şakura Şehir Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Aslan Çoban, İHA muhabirine yaptığı açıklamada aşı sırası gelip randevusunu iftar saatinden sonrasına alan vatandaşların aşılarını saat 24.00'e kadar yaptırabildiklerini kaydetti.

Çoban, “Aşı ile ilgili Ramazan dolayısıyla gündüz gelen vatandaşlarımızın sayısında biraz azalma var ama iftardan sonraki saatlerde daha çok geliyorlar. Dün itibarıyla hastanemizde 317 aşı randevusu vardı. Sabah randevu alan hasta sayısı 151 kişiydi. Dün randevu alan vatandaşlarımızın tamamı aşılarını oldu. Bugün de randevu almış olan hastalarımız da yüzde yüz aşılanmış olacaklar. Sağlık Bakanlığı her iki aşıyı da vatandaşa seçenek olarak sunuyor. Aşılar ile ilgili vatandaşlar hangisine isterse 182'den ve diğer randevu sistemlerinden alabiliyor. Her iki aşı da elimizde mevcut. Koruyuculuk ve yan etkisi açısından da hastanemizde şimdiye kadar ciddi bir yan etki görmedik. Vatandaşlarımızı da aşılanmaya davet ediyoruz. Çünkü korunma ve hastalığı daha rahat geçirme açısından aşının bu konuda faydaları var. Hastalanıp evdekilere ve sevdiklerine bulaşmaması açısından da herkese aşı olmayı öneriyoruz” dedi.

Çoban, iftar sonrası saat 24.00'e kadar aşılama çalışmalarının devam edeceğini belirterek, "Vatandaşlar hafta sonları randevu alıp aşı olmaya gelebiliyor. Hafta sonları uygulanan kısıtlamalara rağmen aşı olmaya gideceklerini söylediklerinde hiçbir sorunla karşılaşmadan hastanelere gelip aşılarını olabiliyor” ifadesini kullandı.

İftardan sonra aşı yaptıran İsmail Üstündağ, “Özellikle iftardan sonra istedim. Oruçla ilgili herhangi bir sıkıntı olmasın diye. Aşının oruca da bir etkisi olmuyormuş. Fakat tedbir olsun diye ben iftardan sonra yaptırdım” dedi.

Aşısını yaptıran vatandaşlardan Ahmet Direk ise, “Normalde çarşamba günü almıştım ama Ramazan olduğu için iptal ettim. Çarşamba günü yaptıracağım aşıyı özellikle bugün iftardan sonra yaptırdım” şeklinde konuştu.

Selim Bayraktar
Yorumlar Yorum Yok
Yazar: PeRi
[Resim: 3742799.jpg] Ankara'nın Gölbaşı ve Şereflikoçhisar ilçelerinde bulunan göletleri göç durağı olarak kullanan Flamingolar, Ankara semalarında renkli görüntüler oluşturuyor. Gölbaşı ilçesindeki göletleri mesken tutan renkli kuşlar, fotoğrafçılara görsel malzeme sunuyor. Renkleri ve zarafetleri ile görenleri etkileyen Flamingolar, gökyüzünde gruplar halinde süzülerek görsel şölen sunuyor.

Derya Yetim - Ömer Faruk Karataş
Forum: Gündem
Yorumlar Yorum Yok
Yazar: PeRi
[Resim: 3600021.jpg] Sezona istediği gibi başlayamasa da teknik direktör Abdullah Avcı'nın takımın başına gelmesiyle toparlanma süreci yaşayan Trabzonspor, son haftalarda yaşadığı puan kayıplarıyla zirve yarışının gerisinde kaldı. Süper Lig'de oynadığı son 4 maçtan beraberlikle ayrılarak 8 puan kaybeden Karadeniz ekibi fırsat haftalarını değerlendiremeyerek önemli bir avantajı yitirdi.

Beraberliklere abone oldu

Trabzonspor son haftalarda yaşadığı puan kayıplarıyla hayal kırıklığı yaşatırken her geçen hafta zirvenin bir adım daha gerisinde kaldı. Bordo-mavililer bu sezon oynadığı 33 maçta 11 beraberlik elde etti. Söz konusu beraberliklerin 8'ni dış sahada 3'nü ise evinde oynadığı maçlarda aldı. Trabzonspor elde ettiği beraberliklerde 22 puan bıraktı. Karadeniz ekibi Sivasspor, Kayserispor, Çaykur Rizespor ve Hatayspor maçlarından beraberliklerle ayrılarak 4 maçlık seri elde etti.

Beraberliklerin 8'i Avcı döneminde

Trabzonspor, Süper Lig'de elde ettiği 11 beraberliğin 8'ni Abdullah Avcı döneminde elde etti. Bordo-mavililer Eddie Newton döneminde 2 , İhsan Derelioğlu yönetiminde çıktığı tek maçtan da beraberlikle ayrılmıştı.

Bordo-mavililer, geçtiğimiz sezon olduğu gibi bu sezonda oynadığı 33 maçta 11 beraberlik aldı. Karadeniz ekibi elde etiği 5 beraberliği golsüz berberlikle bitirirken, 6 maçtan ise 1-1 berberliklerle ayrıldı.

Gökmen Şahin
Forum: Trabzonspor
Yorumlar Yorum Yok
Yazar: PeRi
[Resim: 3742559.jpg] Üsküdar Beylerbeyi'nde 10 yıldır go kart işleten Rizeli Ali Kotil'in hikayesi, işletmesinde go kart araçlarının tamiratından artan hurda parçalarıyla başladı. Pandemi döneminde go kart araçlarının tamiratından artan parçalardan çeşitli objeler tasarlayan Kotil, bu işten keyif aldığını fark edince tasarımlarına devam etti. Ali Kotil'e ait tasarımlar arasında motosikletten gemiye, tanktan, çeşitli hayvan figürlerine kadar birçok tasarım bulunuyor.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/15/39754_aw298365-03.jpg"/>

Pandeminin etkilendiği eğlence sektöründe gokart işleten Ali Kotil, işlerinin azalmasıyla birlikte, go kart araçlarının tamiratından artan hurda parçalarıyla çeşitli objeler tasarlamaya başladı. Gemi, motosiklet, tank, araba gibi objeler tasarlayan Kotil, işlerinden vakit buldukça tasarımlarına devam ediyor. Korona virüsle birlikte işlerinin azaldığını ekleyen Kotil, tasarımlarını yaparken zamanın nasıl geçtiğini fark etmediğini belirtti. Kotil, Go kart için işletmeye gelen müşterilerin sanat objelerinin kendisi tarafından yapıldığını öğrenince çok şaşırdıklarını söyledi.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/15/76265_aw298365-04.jpg"/>

“Pandemi döneminde güzel bir eğlence oldu”

Pandemi döneminde can sıkıntısından objeler tasarladığını belirten go kart işletmecisi Ali Kotil, “Go kart işimizden dolayı elimizde atık materyaller oluyor, bu malzemeleri çöpe atmaya kıyamıyordum. Bu pandemi döneminde de can sıkıntısından bir şeyler yapmaya çalışıyordum. Ortaya çıkan eserler hoşuma gitti, hevesimi artırdı derken yeni yeni objeler yapmaya başladım. Bu pandemi döneminde benim için güzel bir eğlence oldu” dedi.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/15/53792_aw298365-06.jpg"/>

“Metal objeleri gören müşterilerimiz çok şaşırıyor”

Metal objeleri gören müşterilerin çok şaşırdığını ifade eden Ali Kotil, “Hurda atıklardan hoşuma giden her türlü objeyi tasarlayabiliyorum. İlk olarak bir motosiklet yaptım. Devamında denizi sevdiğim için gemi yaptım. Taktan hayvan figürlerine kadar birçok eser ortaya koydum. Buraya gelen müşterilerimiz nereden kaç paraya satın aldınız diye soruyorlar. Kendim yaptığımı söylediğimde çok şaşırıyorlar. Satın almak istiyorlar ama ben satmayı düşünüyorum. Gelen müşterilerime burada iş yerimde sergiliyorum” diye konuştu.

Aykut Zor
Forum: Gündem
Yorumlar Yorum Yok
Yazar: PeRi
[Resim: 3742549.jpg] Adını yöre insanından alan ve iftar sofralarının vazgeçilmezi olan börek görünümlü tatlı olarak ta hafızalara kazınan Laz böreği, Ramazan ayında sofraları süslüyor. Kendisine has lezzeti ile dikkat çeken, yufkaların arasına konulan muhallebi ile yapılan şerbetli bir tatlı olan Laz böreği hem ismi ile şaşırtıyor hem de lezzeti ile kendine hayran bırakıyor. Özellikle Ramazan ayında hafif bir tatlı olması ile de vatandaşların ilgi gösterdiği Laz böreğinin sırrı ise doğal ürünler kullanılması.

Trabzon'da Nejla Hanım Ev Tatlıları yetkilisi Mustafa Keresteci, Ramazan ayının gelmesiyle Laz böreğine ilginin olduğunu söyledi. Keresteci, “Ramazan ayının gelmesiyle beraber huzurumuz ve bereketimiz artıyor. Vatandaşlar tabi şekerin düşmesi nedeniyle tatlıya yöneliyor. Bu tatlıların arasında laz böreğinin de yeri farklı. Her zaman özel bir talep oluyor. Ramazan haricinde tatlı yemeyen ancak Ramazan ayı geldiğinde tatlı yiyen insanlar var. Trabzon'un dışında özellikle Ankara ve İstanbul'da Laz böreğini telefon ile sipariş verenler oluyor. Yıllardır bu siparişleri isteyen vatandaşlar oluyor. İnternet üzerinden de çok yoğun talep alıyoruz. Özellikle Ramazan'ın gelmesiyle inanılmaz talep var” dedi.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/15/93827_aw298372-02.jpg"/>

"Yurt dışında da biliniyor"

Laz böreğinin artık yurtdışında da bilindiğinin altını çizen Keresteci, “Trabzon'a gelenler köfte yedikten sonra ne yiyebiliriz ne götürebiliriz sorunun cevabı yıllardır laz böreğiydi. Komşu illerden gelenlerin yanı sıra yurtdışından da gelenler oluyor. Şehirdışı ve yurtdışına laz böreğini getirmek isteyenler için şerbetsiz şekilde hazırlıyoruz. Şerbetini yanında veriyoruz. Eve gittiklerinde şerbeti ısıtarak laz böreğini dökerek buradaki gibi yiyebiliyorlar. Bu çok güzel oldu. Laz böreğinin Trabzon'da çıkıp ülkelere tanıtıyor olmanın gururunu yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/15/78519_aw298372-04.jpg"/>

Ustasından Laz böreği tarifi

Ustasından Korona virüs salgını nedeniyle evde kalanlar için Laz böreği tarifi ise şöyle:

“Muhallebisi için tencereye 5 su bardağı sütü alın. Üzerine toz şekeri ilave edip kaynatın. Diğer tarafta 4 yumurta sarısını karıştırma kabına alın. Üzerine un, nişasta, pirinç ununu alıp karıştırın. Üzerine bir fiske tuz, karabiber ve ayırdığınız sütü ekleyip iyice çırpın. Kaynayan süte ekleyerek çırparak pişirin ve soğumaya bırakın. Karıştırma kabına yumurtayı kırın. Daha sonra üzerine sütü ve sıvıyağı ekleyerek karıştırın. Alabildiği kadar un ile tuzunu ve kabartma tozunu ekleyerek hamuru yoğurun. Kulak memesi kıvamında bir hamur elde edin. Daha sonra hamuru 30 bezeye ayırın. Bezeleri çay tabağı büyüklüğünde açarak aralarına nişasta serpip 15 er tane üst üste koyun. Tepsi büyüklüğünde açın. Açtığınız hamurlardan ilkini yağlanmış tepsiye alın. Üzerine soğumuş kremayı alın. İkinci hamuru da kapatıp kenarlarını alta kıvırın. Dilimledikten sonra üzerine eritilmiş tereyağını gezdirin. 180 derecede kızarana kadar pişirin. Diğer tarafta şerbetini hazırlayın. İlk sıcaklığı çıkınca tatlınızın üzerine şerbetini verin."

Ozan Köse - Gökmen Şahin
Forum: Gündem
Yorumlar Yorum Yok
Yazar: PeRi
[Resim: 3742504.jpg] Yaklaşık 8,5 asır önce 'kurt boğazı' tekniği ile yapılan Göğceli Çivisiz Camisi, adeta yıllara meydan okurcasına dimdik ayakta duruyor. Yurt içi ve yurt dışından birçok ziyaretçinin ilgi odağı olan bu Göğceli Camisi deprem takozu nedeniyle bölgede meydana gelen birçok depremden etkilenmeden aynı yapısını koruyarak günümüze kadar taşıdı. Çarşamba ilçesi Hasbahçe Mahallesi, Göğceli Mezarlığı içinde yer alan cami, Anadolu'nun ahşap mimarisinin en güzel örneklerinden biri olma özelliğini taşıyor. Yabancı profesörlerin camiye hayran kaldığını söyleyen Müezzin Adem Özdemir, "Caminin ön direkleri altında deprem takozu diye bir takoz var. Japon profesörleri buraya incelemeye gelmişlerdir. O zaman bu deprem takozunu bulmuşlar. Japonlar takozu incelediğinde '850 yıl önce nasıl akıllarına gelmiş de bu deprem takozunu koymuşlar' diye çok hayran kalmışlar. Alman profesör caminin tahtalarından, ağaçlarından numune almış. Orada incelemiştir" diye konuştu.

Cami içindeki eşsiz detayları

Caminin çok anlamlı bir şekilde inşa edildiğine dikkat çeken Müezzin Özdemir, "Cami çok mükemmel bir şekilde yapılmış. Camiyi 'kurt boğazı' tekniğiyle yapmışlar. Camide 6 tane direk var. Bu direkler imanın şartına göre koyulmuş. Üst katında 5 tane direk var. Bu direkler ise İslam'ın şartına göre koyulmuş. Caminin yan duvarları 7'şer tane. Bu ise 3 anlama gelir. Birincisi Fatiha suresinin 7 ayet olmasından esinlenerek yapılması, ikincisi 7 kat sema ve arzın olmasından esinlenerek yapılması, üçüncüsü ise caminin insan iskeleti şeklinde olması. İnsanın yedişer tane kaburgasından dolayı yapılmış. Mihrabın üzerinde 11 tane yıldız var. Peygamber Efendimiz 'Benim ashabım gökteki yıldızlar gibidir' buyurmuş. Ona istinaden yapılmış. Caminin girişinde bir direk var. Bu direk de ok işareti var. Bu ok işareti 'buraya gelene kadar başınız dik, Allah'ın huzuruna girerken başınızı eğip öyle geçeceksiniz' diye bu şekilde yapılmış. Camiyi ters çevirdiğimiz zaman aynen gemi gibi oluyor. Bu mübarek ecdat deniz yolu ile geldikleri için camiyi aynen gemi gibi yapmışlar. Tavandaki o motiflerin altında sahabe isimleri Allah (CC) böyle Allah'a giden zamirler var" diye konuştu.
Forum: Gündem
Yorumlar Yorum Yok

Hoşgeldin, Ziyaretçi

Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.

Forumda Ara

Forum İstatistikleri

Toplam Üyeler: 138
Son Üye: Ecem
Toplam Konular: 4,544
Toplam Yorumlar: 4,751

Kimler Çevrimiçi

Toplam: 78 kullanıcı aktif Applebot, Bing, Google
0 Kayıtlı
» 75 Ziyaretçi

Son Aktiviteler

Havalimanı Kuşadası Trans...

Son Yorum: gökhan 6 saat önce

Hoşgeldin Eylül

Son Yorum: UnIRC 7 saat önce

Hoşgeldin gökhan

Son Yorum: UnIRC 7 saat önce

Hoşgeldin @KarabuluT

Son Yorum: UnIRC 7 saat önce

Hoşgeldin @uykusuzadam

Son Yorum: UnIRC 7 saat önce

Hoşgeldin @AYARSIZ

Son Yorum: UnIRC 7 saat önce

Fethiye Yeşil Tasarım Çiç...

Son Yorum: nullsix 10 saat önce

Üstteki Üyeye Mutlu mu?Mu...

Son Yorum: AYARSIZ 11 saat önce

Hurdacılıkta Kalite ve Gü...

Son Yorum: tovirniers Dün, 01:01 PM

Güzellikdeposu - Tırnak ...

Son Yorum: tovirniers 11-29-2025, 09:38 PM

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Forumki.Com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.