Bir süre yurt dışında çalışan ve eşinden ayrılan Şahap Örcün (53), 26 Şubat sabahı, 2001 yılında tır şoförlüğü yaparken bölücü terör örgütü PKK'nın bombalı saldırısı sonucu ayaklarından yaralanan ve eşinden ayrılan Mehmet Ali Tunç'un (63) yanına geldi. İddiaya göre, burada Örcün'e alacaklıları telefon etti. Bu nedenle bunalan Örcün intihar etmek istedi.

Tunç da önce arkadaşını ikna etmeye çalıştı ancak sürekli kumar borcundan dolayı arayanlar oldu ve arkadaşı intihar etmekte kararlı olduğu için kendisi de yalnız yaşayıp kimsesi olmadığından arkadaşıyla birlikte intihar etmeye karar verdi. Bu nedenle iki arkadaş önce evde ölmek istedi ancak başarılı olamayınca, daha sonra gece Çatalan Köprüsüne gittiler. Burada bir süre demir korkuluklara tutunan arkadaşlardan Örcün elini bağladı. Daha sonra da iki arkadaş birlikte göle atlayarak ölmeye karar verdi. Ancak Örcün göle atlarken Tunç son anda bundan vazgeçti.

Örcün bir süre suyun yüzeyinde dursa da daha sonra kayboldu. Tunç, bunun üzerine korkup polise ve sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine su altı polisleri geldi ancak Örcün bir türlü bulunamadı. O günden sonra polisler hem dalarak hem de gölün altını teknolojik olarak takip ederek yaptıkları aramada Örcün'ü bir türlü bulamadı. Bugün ise göl kenarında bulunan bir restoran sahibi su üzerinde bir cisim olduğunu görerek polise haber verdi. Olay yerine gelen dalgıç polisler Öcün'un cansız bedeni ile karşılaştı. Örcün'ün ellerinin bağlı olduğu görüldü. Polis tekne ile cesedi karaya çıkardı. Burada yapılan ilk incelemenin ardından otopsi için cenaze adli tıp kurumu morguna kaldırıldı.

Ceset elleri bağlı halde bulununca Mehmet Ali Tunç tekrar gözaltına alındı. Tunç, ifadesinde yine beraber intihara karar verdiklerini ancak kendisinin son anda vazgeçtiğini, Örcün'ün elini de kendisinin bağladığını, kimseyi intihara teşvik etmediğini ve delilleri karartmadığını söyledi. Tunç ifadesinin ardından adliyeye sevk edildi. Zanlı “intihara teşvik etmek ve delilleri karartmak” suçlamasıyla tutuklandı.

Fatih Keçe - Serkan Çetinkaya

Olay, 3 Mart gecesi Yunus Emre Mahallesi'nde yaşandı. Bir eve giren 2 hırsız ev sakinleri uyurken çelik kasada bulunan 200 bin liraya çalarak kaçtı. Sabah durumu fark eden aile polise haber verdi. Olay üzerine Esenyurt İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Asayiş Büro Dedektifleri çalışmalara başladı. Bölgedeki güvenlik kameralarını didik didik inceleyen ekipler, zanlının Doğan Araslı Bulvarı üzerinden taksiye bindiğini tespit etti. Taksi sürücüsüne ulaşarak kameralarını inceleyen polis ekipleri, araca maskesiz binen zanlının kimliğini tespit etti. Taksi ile Beyoğlu'nda bir adrese gittiği belirlenen zanlı, düzenlenen operasyonla kıskıvrak yakalandı.

Esenyurt'ta polis merkezine götürülen Metin K. ifadesinin ardından sevk edildiği mahkemece tutuklanarak cezaevine götürüldü.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/13/88894_aw282435-03.jpg"/>

Hırsız adım adım güvenlik kamerasında

Hırsızın attığı her adım güvenlik kameraları tarafından da takip edildi. Görüntülerde, Metin K.'nın evden çıkması taksiye binmesi ve taksi içerisindeki görüntüleri de yer aldı. Olayla ilgili 2'nci şüphelinin ise yakalama çalışması devam ediyor.

Murat Delice - Erdal Can İçelli

Edinilen bilgiye göre, Beste Ö. (20) ve Engin C. (32) yaklaşık bir yıldır birliktelik yaşıyordu. Beste Ö. ilişkileri sürecinde sık sık darp ve kavgalar yaşadıklarını, ailesi ile tartışmalar yaşadığını iddia etti. Ailesi ile birlikte yaşayan genç kız zor durumda kaldıklarını ama yaşadıklarını başka kadınların da yaşamaması için hukuk mücadelesi başlattı. Daha önceki süreçlerde birbirlerinden şikayetçi olan çift hakkında 2 dosya daha bulunuyordu. Uzaklaştırma kararı olan spor eğitmeni Engin C. çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak ceza evine gönderildi.

Güldemet Kızıl

Esme (50) ve Mehmet Çakıcı (60) bundan 30 yıl önce evlendi. Bu evlilikten çiftin 5 çocuğu oldu. Ancak Mehmet Çakıcı akciğer kanserine yakalanarak 2008 yılında hayatını kaybetti. Bundan dolayı Esme Çakıcı'ya emekli maaşı bağlandı. Esme Çakıcı bu parayla ailesini geçindirmeye çalışırken 24 yaşındaki kızı Miyase Çakıcı 2017 yılında geçirdiği trafik kazası sonucu boynundan aşağı tutmadığı için yatağa mahkum hale geldi. Esme Çakıcı'nın kebap ustalığı yaparak aile ekonomisine katkıda bulanan oğlu Erdim Can Çakıcı da işsiz kaldı. Anne Çakıcı eşinden kalan 800 lira maaşla çocuklarına bakmaya çalışırken bir de astım hastalığıyla ilerlediği için 30 Mart günü rahatsızlanıp hastaneye kaldırıldı. Yatağa mahkum olan kızı da aynı gün fenalaşınca o da hastaneye kaldırıldı. Erdim Can Çakıcı ve 2 yaşındaki yeğeni ile evde kaldı. Erdim Can Çakıcı bir süre sonra uyuyunca evde yangın çıktı. 2 yaşındaki çocuk dayısını uyandırıp yangın haberini verdi. Dayı Çakıcı hemen yeğenini de alıp evden çıktı. İtfaiyeye haber verdiler ancak evdeki bütün eşyalar kullanılamaz hale geldi.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/13/11815_aw284265-02.jpg"/>

Anne Esme Çakıcı, hastanedeyken evinin yandığını öğrendiğini söyleyerek, “Eve geldim bu durumu görünce yıkıldım. Bütün eşyalarım yanmış, ev de kullanılamaz hale gelmiş. Benim ne eşya alacak param ne de evi yaptıracak gücüm var. Ne yapacağımı bilmiyorum. Ben astım hastasıyım ayakta zor duruyorum zor nefes alıyorum. Kızım geçirdiği kaza nedeniyle yatağa mahkum. İyi ki o evde yoktu yangın çıktığında. Ben şimdi ne yapacağımı bilmiyorum. Kalacak bir evim bile yok artık. Akrabalarda kalıyorum” dedi.

<img alt="" src="cdn.iha/Contents/pool_file/2021/13/43181_aw284265-03.jpg"/>

Oğlu Erdim Can Çakıcı ise yeğeninin uyandırmasıyla yangın çıktığını fark ettiğini hemen kendilerini dışarı attıklarını belirterek, “Yangın neden çıktı bilmiyoruz. Bizim evde daha önce de yangın çıkmıştı. O zaman arka odadaki elektrikten dediler. Biz de o elektriği iptal ettik. Ancak şimdi neden yangın çıktı bilmiyorum. Ablam evde olsa yatağa mahkum olduğu için çok feci şeyler olabilirdi. Bir gün önce hastaneye kaldırdık. İyi ki hastaneye gitmiş. Ben kebap ustasıyım ama çalışmıyorum. Bu evi yeniden yaptıracak maddi gücümüz yok” diye konuştu.

Fatih Keçe - Serkan Çetinkaya

Edinilen bilgilere göre kaza, saat 09.30 sıralarında Sivas - Ankara karayolu Yıldızeli ilçesi Yaraşbeli mevkisinde meydana geldi. S.Ö. idaresindeki 71 BE 878 plakalı pikap, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesiyle kontrolden çıkarak yol kenarına uçtu. Yol kenarında bulunan kum yığının üzerine çıkarak duran pikapta bulunan sürücü S.Ö., G.Ö., S.Ö., ve H.Ö. yaralandı. Yaralılar olay yerine gelen ambulanslarla Yıldızeli ilçe hastanesine kaldırıldı.

Polis ekipleri kazayla ilgili inceleme başlattı.

Serhat Yılmazer

Antalya'nın Muratpaşa ilçesindeki 4 yıldızlı bir otelin sauna kısmında sabah saatlerinde henüz bilinmeyen sebepten ötürü yangın çıktı. Dumanları görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirirken, oteldeki müşterilerden bazılarının yangın merdiveni yardımıyla tahliyesi gerçekleştirildi. Bazı müşteriler ve personeller ise dumandan etkilenmemek için teras katına çıktı.

İtfaiye ekipleri yangını söndürme çalışması başlattı.

İsa Akar - Gazi Taş - Akif Yılmaz

Olay, İlkadım ilçesi Gezi Caddesi üzerinde saat 14.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, bölgede devriye gezen polis ekipleri yol üzerinde park halindeki Chevrolet Spark marka/model 06 AY 2457 otomobilden duman çıktığını fark etti. Otomobilin sahibine ulaşmaya çalışan ekipler, itfaiyeye haber verdi.

Araç sahibine telefonla ulaşılmasının ardından otomobile ilk müdahaleyi ön camı kırarak polis ekipleri gerçekleştirdi. İtfaiye ekiplerinin de olay yerine ulaşmasıyla yangının büyüyerek aracı tamamen sarması önlendi. Yangın kısa zamanda söndürüldü. Elektrik kontağından çıktığı öğrenilen yangında sürücü bölmesinde araç içi donanımların bulunduğu panel yanmanın etkisiyle eridi. Sürücü Nurgül K. yaşanan olay nedeniyle büyük üzüntü yaşadı.

Polislere teşekkür etti

Aracın oğluna ait olduğunu söyleyen ve polis ekiplerinin erken müdahalesi için teşekkür eden Nurgül K., “Polis ekiplerine teşekkür ediyorum. Aracı yanmaktan kurtardılar. 10 dakika önce Vergi Dairesi'ne gittim. Son vergim vardı onu yatıracaktım. Oğlum beni aradı. ‘Anne araba yanıyor, polis aradı' dedi. Koşa koşa geldim. Allah razı olsun polislerden. Polisler fark etmese daha kötüsü olacaktı. Neyse ucuz atlattık” dedi.

Ünsal Karka-Furkan Abrek Ünal

Kaza, Sivas'ın Suşehri ilçesi D-100 karayolunda meydana geldi. Yolcu otobüsü, ilçe merkezine yaklaşık 5 kilometre kala virajı alamayarak tarlaya uçtu. Tarlaya uçan otobüs, yan yattı. Edinilen ilk bilgilere göre kazada çok sayıda kişi yaralandı. Olay yerine polis, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

Nevzat Yücel

Edinilen bilgiye göre, Zehra Taraş (65) isimli yaşlı kadın korona virüs belirtilerinin bulunmasından dolayı Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başvurdu. Yapılan kontrollerde test sonucu pozitif çıkan yaşlı kadın sağlık durumunun iyi olması nedeniyle hasta nakil servisi ile Eflani ilçesindeki evine bırakılmak istendi. Yaşlı kadın bindiği servisle evine giderken Safranbolu İsmail Necati Efendi KYK Yurdu mevkiinde kaçırıldığını düşünerek “Oğlumu arayacağım” bahanesiyle aracı durdurdu. 65 yaşındaki kadın kapının açılması ile araçtan inerek yaya olarak kaçmaya başladı. Olayın üzerine ne yapacağını şaşıran sürücü durumu polis ekiplerine bildirdi.

İhbar üzerine olay yerine sevk edilen polis ekipleri arama çalışması başlattığı yaşlı kadını yolun kenarında beklerken buldu. Ekiplerin uğraşlarına rağmen araca binmek istemeyen Taraş'ı, İstanbul'da polis olarak görev yapan oğlu ikna etti. Telefonla konuştuktan sonra servise binen yaşlı kadın evinin yolunu tuttu.

Rıdvan Bostancı - Yasin Erdem

Olay, saat 21.30 sıralarında Basın Ekspres yolu üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre Basın Ekspres Yolu üzerinden karşı şeride geçmeye çalışan 76 yaşındaki S.Ü'ye araç çarptı. Çarpma sonucu sürüklenen yaşlı adam olay yerinde feci şekilde hayatını kaybederken, polis kaçan aracı arama çalışmaları başlattı. Polis, kazanın olduğu yere şerit çekerek çalışma yaparken yol tek şeride düştü. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

Selim Bayraktar