www.ForumKi.Com - Yeni Temamız İle Daha Büyük Bir Aileye
www.AyFM.Net - Sanal Radyo Müzik ve Arkadaşlık Platformuna Sizleride Bekliyoruz

Yazar:
PeRi
![[Resim: 1151738.jpg]](https://ajssarimg.mediatriple.net/1151738.jpg)
ajansspor
Forum:
Beşiktaş
Yorumlar
Yorum Yok

Yazar:
Maviş
ETTEHİYYATÜ DUASININ MUHTEŞEM SIRRI
Namaz kılarken her gün defalarca okuduğumuz ‘Ettehiyyatü’nün güzelliğini anlayın, üzerinde düşünün. Kalbiniz rahatlayacak. Huzur bulacaksınız.
Miraç’ta, Peygamber Efendimizin ALLAH‘ın (cc) huzurunda konuşmaların başlangıcını oluşturan bu sözlerin önemini ve güzelliğini bilmek gerekir.
Peygamber efendimiz miracda yüce Yaradan’a şunu söylemişti:
Ettehiyyatü lillâhi vassalevâtü vattayyibât.
Hayat sahibi varlıkların hayatlarıyla sundukları ibadetler, dualar ve bütün güzel söz ve davranışlar ALLAH’a mahsustur.
Ve ALLAH’tan(cc) ona Selâm:
Esselâmu aleyke eyyühennebiyyu ve rahmetillâhi ve berakâtuhu.
Ey nebî, Selâm, ALLAHın rahmeti ve bereketleri senin üzerine olsun.
Peygamber efendimiz de şu şekilde karşılık vermişti:
Esselâmu aleynâ ve alâ ibâdillâhissâlihîn.
Selâm bize ve ALLAHın salih kullarının üzerine olsun.
Bu konuşmaya tanık olan Cebrail aleyhisselam Kelime-i şehadet getiriyor:
Eşhedü en lâ ilâhe illALLAH ve eşhedü enne Muhammeden abduhu ve rasuluh.
Şehadet ederim ki ALLAH‘tan başka ilâh yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed O’nun kulu ve ETTEHİYYATÜ DUASININ MUHTEŞEM SIRRI..
Namaz kılarken her gün defalarca okuduğumuz ‘Ettehiyyatü’nün güzelliğini anlayın, üzerinde düşünün. Kalbiniz rahatlayacak. Huzur bulacaksınız.
Miraç’ta, Peygamber Efendimizin ALLAH‘ın (cc) huzurunda konuşmaların başlangıcını oluşturan bu sözlerin önemini ve güzelliğini bilmek gerekir.
Peygamber efendimiz miracda yüce Yaradan’a şunu söylemişti:
Ettehiyyatü lillâhi vassalevâtü vattayyibât.
Hayat sahibi varlıkların hayatlarıyla sundukları ibadetler, dualar ve bütün güzel söz ve davranışlar ALLAH’a mahsustur.
Ve ALLAH’tan(cc) ona Selâm:
Esselâmu aleyke eyyühennebiyyu ve rahmetillâhi ve berakâtuhu.
Ey nebî, Selâm, ALLAHın rahmeti ve bereketleri senin üzerine olsun.
Peygamber efendimiz de şu şekilde karşılık vermişti:
Esselâmu aleynâ ve alâ ibâdillâhissâlihîn.
Selâm bize ve ALLAHın salih kullarının üzerine olsun.
Bu konuşmaya tanık olan Cebrail aleyhisselam Kelime-i şehadet getiriyor:
Eşhedü en lâ ilâhe illALLAH ve eşhedü enne Muhammeden abduhu ve rasuluh.
Şehadet ederim ki ALLAH‘tan başka ilâh yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed O’nun kulu ve ETTEHİYYATÜ DUASININ MUHTEŞEM SIRRI..
Forum:
Duâ & Sureler
Yorumlar
Yorum Yok

Yazar:
PeRi
![[Resim: 3515888.jpg]](https://cdn.iha.com.tr/Contents/images/2020/50/3515888.jpg)
Ülkenin ve dünyanın içinde olduğu pandemi nedeniyle çektiği idareli sıkıntılardan nasibini alan Nazif Özdikici, "Bu zamana dek ulusal korumalar gördük. İktidarlar gördüm lakin bu şekilde hiç olmadı. hemen ekonomik sıkıntı çok. Bizde değil mu çok değil niye yok. Eski dükkanlar olduğumuz için sattığımız ürünler başka yerlerde değil. Biraz da dükkanımız hürmetli, verimli şeker gibi müşterilerle güzel konuşuyoruz. 1950 yılından bu yanlamasına değişik devirler, partiler, hükümetler geçti marketler açıldı buna karşın biz tekrar devam ettik. Hiçbir şikayetimiz yok. Üzüldüğüm taraflar oldu, üzülmediğim taraflarda oldu. İşler birazcık kesat lakin buna da şükür Allah daha beterinden korusun" ifadesini kullandı.
"Benden daha sonra devam etmez"
Kendisinden daha sonra bu dükkanın daha ayakta kalamayacağını anlatan Nazif Özdikci, "Benden sonradan bu işyeri devam etmez. 2 tane oğlum var. Samsun'da ticaret yapıyorlar. Onlarda işlerinden memnun. O yüzden benden sonrası burası devam etmez" dedi.
Çarşamba halkından ufak esnafına sahip çıkmasını isteyen Özdikici, "Marketlerden alışveriş yapın tabi ama bize sahip çıkın. Bize bahşedilen para burada kalır. O marketlerde yaptığınız alış verişlerin kazançları şuraya buraya gidiyor. Bizim gibi küçük bakkallara sahip çıksınlar" diye konuştu.
Nuri Oğuzhan Şeker
iha
Forum:
Gündem
Yorumlar
Yorum Yok

Yazar:
PeRi
![[Resim: 3515815.jpg]](https://cdn.iha.com.tr/Contents/images/2020/50/3515815.jpg)
Annesine, babasına ve ağabeyine bulaştı
Korona virüsün kendisinde fabrikada yanına çalışan arkadaşından bulaştığını anlatan Karaoğlan, yan yandan çalıştıkları arkadaşının testinin fazla çıktığını söyledi. Bunun üzerine bölüm çavuşuna “Turgay'a korona virüs bulaşmış. Bana bir izin verebilir misiniz? Kendimi karantina alayım” dediğini aktaran Karaoğlan, “O da meslek yoğunluğunu neden göstererek bana müsade vermedi. Aradan 5 gün geçtikten sonradan ben de rahatsızlandım. Ersin Arslan Devlet Hastanesine gittim. Orada bana korona virüs testi yaptılar. Test sonucum pozitif çıktı. Bunun üstüne çalıştığım fabrikayı aradım. Test sonucumun fazla çıktığını rapor alacağımı söyledim. 14 gün rapor aldım. 14 günün sonunda testim negatife döndü ancak ben bütün iyileşmediğim için bir 10 gün daha rapor aldım. Arkasından bir hafta daha rapor aldım. Ast süreç içerisinde annem vefat etti. Babam ve ağabeyim o sıra tedavi görüyordu. İş yerine gidip annemin vefat ettiğini kendimin de iyi olmadığını söyledim. Çünkü korona virüs ciğerlerime baya zarar vermişti” ifadelerini kullandı.
[IMG]cdn.iha/Contents/pool_file/2020/50/22783_aw189584-06.jpg[/IMG]
iha
Forum:
Gündem
Yorumlar
Yorum Yok

Yazar:
PeRi
![[Resim: 3515774.jpg]](https://cdn.iha.com.tr/Contents/images/2020/50/3515774.jpg)
Atilla İdiz
iha
Forum:
Gündem
Yorumlar
Yorum Yok

Yazar:
PeRi
![[Resim: no-image.jpg]](http://cdn.botextra.com/assets/no-image.jpg)
Utku Yaşar Cüce
iha
Forum:
Gündem
Yorumlar
Yorum Yok

Yazar:
PeRi
![[Resim: no-image.jpg]](http://cdn.botextra.com/assets/no-image.jpg)
7 takvim memur maaşından birikim yaparak aracı aldığını aktaran Sertaç Kaya, ”Bütün birikimimi bir düş kurdum ve vasıta aldım. Arabayı aldığım günden beri arızalı çıktı. Her arıza verişinde hayati tehlike atlattım. Her servise gittiğimde firma arabanın bozuk olmadığını iddia etti. Bu konuda mağdur oldum. Defalarca annemi hastaneye götürdüğümde araba arıza verdi. Ya ambulans aramak zorunda kaldım ya da özel ticari araç tutmak zorunda kaldım. Beni korkutan aracımın 120 gibi sürat sınırındayken aracımın kilitlenmesi, direksiyonun, hava yastığının, frenin devre dışı kalması. Bu konuda defalarca servis yetkilileriyle görüşmeme rağmen aracın hata kodu vermediğini söylediler. Ve her gidişimde 600-700 lira para alıp yağı, suyu değiştirip geri gönderdiler. Her servisten çıkışımda da 15 kilometre yol gelmeden arabam baştan istop etti. Yolda kaldım, mağdur oldum” dedi.
Bilirkişinin raporda hatanın üreticiden kaynaklandığını bildirmesine rağmen mahkemede kendi lehine bir karar çıkmadığını ve durumu bir üst mahkemeye taşıdığını söyleyen Kaya, “Mahkemeye verdim. Bilirkişinin arabanın imalatçı kaynaklı olduğu, ayıplı mal olduğu, sıkıntının üretimden kaynaklı olduğunu bildirmesine rağmen mahkemeyi üst mahkemeye taşımak zorunda kaldım. Sadece kendim için değil mağdur olan öteki insanlar için de bu çözümün bulunmasını istiyorum. Arabaya bindiğim vakit daima ecel terleri döküyorum. Yalnızca benim canım yok trafikte tüm herkesin canı manâlı” şeklinde konuştu.
Muhammet Ali Çiftçi
iha
Forum:
Gündem
Yorumlar
Yorum Yok

Yazar:
PeRi
![[Resim: 3515557.jpg]](https://cdn.iha.com.tr/Contents/images/2020/50/3515557.jpg)
“Netice Türkiye-AB ilişkilerini ileriye taşıyacak nitelikte”
Yakın Doğu Enstitüsü Müdürü Yrd. Doç. Dr. Mustafa Çıraklı, AB'nin yaptırım kararına karşın yaptığı açıklamada, "Karar Türkiye-AB ilişkilerini ve Türkiye'nin stratejik konumunu ileriye taşıyacak niteliktedir. Alınan kararların kapsamına bakıldığında AB'nin Fransa, Yunanistan ve Güney Kıbrıs'ın bütün baskılarına rağmen Türkiye ile diyalog ve diplomasi temelinde, stratejik işbirliğine dayalı bir ilişkiyi tercih ettiğini görüyoruz" ifadelerini kullandı.
Yrd. Doç. Dr. Çıraklı, “Türkiye'nin zirve öncesi gerilimin azalması nedeniyle attığı birtakım adımlara rağmen yaptırımlar masaya geldi. Burada Fransa'nın liderliğinde, Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi'nin bu yöndeki çabaları zaten biliniyordu” hatırlatmasını yaptı. Yrd. Doç. Dr. Çıraklı değerlendirmelerine, “AB-Türkiye ilişkilerinin çoğu yönü var. Hem Türkiye'nin NATO üyesi olduğunu unutamayız. AB ülkelerinin de birçoğu bununla birlikte NATO'ya aza ve ABD'de Biden dönemi ile birlikte NATO'nun baştan ihdası laf konusu olacak. dahası AB içinde İspanya, İtalya, Malta gibi üyelerin Türkiye ile ikili ilişkilerini gözetmek istedikleri de biliniyor. Slovakya ve Slovenya gibi bazı Doğu Avrupa ülkeleri ve popülizmin tepe yaptığı Avusturya, Lüksemburg gibi Batı Avrupa ülkeleri Türkiye'ye aleyhinde yaptırım konusunda Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Fransa ile hareket etmiş olsalar da, alınan kararın ‘Türkiye ile diyaloga ve işbirliğine devam' kaliteli bir karar olduğunu görüyoruz” ifadeleriyle devam etti.
Bildiride yer bahşedilen “kısıtlayıcı ilave tedbirler” ile ilgili de konuşan Yrd. Doç. Dr. Çıraklı, “Ek tedbirler ile ilgili atıf ayrıntılarıyla kerhen, yani baskı bir unsur. Çünkü Türkiye ile ilişkilerde tüm bu stratejik dengeler dikkate alınıyor. Liderler, kararlarını Türkiye ile ilişkilerin karışık yapısını göz önünde bulundurarak oy birliğiyle, yani karşılıklı tavizlerle aldılar” dedi. ‘Kısıtlayıcı ilave tedbirler'in Fransa, Yunanistan ve Güney Kıbrıs'ın ısrarcı tutumunu pasifize etmek için diğer üyelerin verdiği bir taviz olarak nitelendiren Yrd. Doç. Dr. Çıraklı, “Kimi ülkeler dobra dobra kabul etmese de AB aza ülkelerinin büyük bir bölümünün çıkarı, dolayısıyla AB'nin çıkarı Türkiye ile olumlu bir yönde ileri gitmek, yapıcı iş birliği ve diyalog içinde olmaktır” dedi.
AB'nin, 1 Ekim'de yaptığı liderler toplantısında diplomaside "havuç-sopa" olarak tanımlanan bir yaklaşımı benimsediğini de söyleyen Yakın Doğu Enstitüsü Müdürü Yrd. Doç. Dr. Mustafa Çıraklı, “Türkiye, Ege konusunda Yunanistan ile NATO çerçevesinde istikşafi görüşmeler için masaya oturmaya hazır olduğunu bildirmiş ve nitekim Oruç Reis gemisinin görevini tamamladıktan sonradan Antalya'ya döneceğini vurgulayarak bu konuda olumlu sinyaller vermiş ve Doğu Akdeniz'de gerilimi eksilmek, adil ve kalıcı bir çözüm için yöresel bir konferansın düzenlenmesi konusunda ısrarcı olmuştu” hatırlatmasını yaptı. Ama her iki konuda da AB'nin yeterince etkili olamadığını söyleyen Doç. Dr. Çıraklı, “AB Ege konusunda Yunanistan'ın ve dolaylı olarak Fransa'nın, ‘Doğu Akdeniz Konferansı' konusunda da Mısır'ın engeline takılmış durumda. Bu bağlamda geçtiğimiz zirvede açıklama edilen ve vurgulanan ‘Türkiye ile fazla gündem' hedefine ulaşılması için AB'nin sadece Türkiye'nin adım atmasını beklemesinin yeterli olmadığını ve daha da önemlisi netice alıcı ve doğru bir girişim olmadığını görüyoruz” değerlendirmesini yaptı. Doç. Dr. Çıraklı, “Bu noktadan sonra AB'nin bundan böyle yapıcı işbirliği ve diyalog için ‘havuç-sopa' yerine ‘kazan-kazan' formülleri üzerine odaklanması lüzum. Bunun için de AB'nin kendi içinde içten değerlendirmeleri yapıp Türkiye ile ilişkilerini bu zemine oturtması gerekli” yorumunda bulundu.
“AB hukukunun dayattığı gerekli açıklamalardır”
Yakın Doğu Enstitüsü göre yapılan açıklamada doruk bildirisinde değinilen muhtemel ek tedbirlerin hukuki dayanağı ve uygulanabilirliği de değerlendirildi. Konu ile ilgili yaptığı açıklamada Müdür Yardımcısı Dr. Erdi Şafak, AB Konseyi'nin kısıtlayıcı tedbir kararı alabilmesi için elinde yasal enstrümanların bulunduğunu ve kaliteli oyçokluğu ile bu tür bir kararın alınabileceğini belirtti. AB Konseyi'nin yaptırımlar ile ilgili uygulamalarının AB Antlaşması 215. Madde “Kısıtlayıcı Tedbirler” başlığı aşağıda düzenlendiğini ifade eden Şafak, “AB Antlaşması 215'inci maddesi gereğince bir veya aniden fazla üçüncü ülke ile, hesaplı ve parasal ilişkilerin kısmen ya da en ince ayrıntısına kadar kesilmesini ya da azaltılmasını öngörmesi halinde, Birlik Dışişleri ve Emniyet Politikası Yüksek Temsilcisi ile Komisyon'un karşılıklı önerisi üzerine, nitelikli başlıca zorunlu tedbirleri hayata geçirebilir. Nitekim AB'nin 2019 yılında Türkiye'ye karşısında aldığı yaptırım kararı da bu düzenleme ile geçirilmişti” dedi.
Dr. Şafak, Yunanistan ile Güney Kıbrıs'a destek niteliğindeki açıklamaların AB Antlaşması'nın ilgili maddeleri doğrultusunda zorunlu olarak yapıldığını açıklama etti. Dr. Şafak, AB Antlaşması'na üye devletlerin, birliğin dış ve güvenlik politikasını, “sadakât” ve “dayanışma” ruhuyla, “aktif ve koşulsuz bir biçimde desteklemekle” ve birliğin bu alandaki eylemine “uygun hareket” etmekle sorumlu olduklarını dile getirirdi. Dolayısıyla, AB tarafından yapılan Güney Kıbrıs ve Yunanistan'ı destekleyici talimat, AB hukukunun dayattığı bir zeminde yapılan zorunlu talimatlar olduğunu söyleyen, Dr. Erdi Şafak, “Ama AB'nin ilgili hukuki düzenlemeleri Güney Kıbrıs ve Yunanistan ile “dayanışma” telkininde bulunsa da karar alma sürecini düzenleyen maddeler siyasi dengeler üstüne kurulmuştur. Bu sebeple Türkiye'ye veya herhangi bir üçüncü ülkeye karşısında uygulanacak yaptırımlar yasal yok siyasi bir düzlemde alınan kararlardır. NitekimTürkiye'ye karşı uygulanacak yaptırımın kişiler düzeyinde “kısıtlı” olması kararı alınmıştır.” dedi.
Mart 2021'de yapılacak zirvede de yine aynı durumun söz konusu olacağını gösteren Dr. Şafak, “AB, daha önceki yıllarda Türkiye ile ilgili yaptırım kararları almış ve alınan yaptırım kararları Türkiye – AB ilişkilerini negatif yönde etkilemiştir. Bu bağlamda Mart ayında gündeme gelebilecek mümkün bir ‘sert yaptırım' kararı, Türkiye – AB ilişkilerini negatif etkilemenin ötesinde Türkiye'nin gerek mülteciler konusu, gerekse Doğu Akdeniz konusundaki tavrının daha da sertleştirmesine neden olabilir. Bu sebeple AB içinde son doruk ile oluşan “Türkiye ile diyalog ve işbirliği” yönündeki siyasi ortamı, Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Fransa'nın bir sonraki zirvede hukuki enstrümanları kullanarak sert bir yaptırım kararı çıkarmasını daha da zorlaştırmıştır” dedi.
iha
Forum:
Gündem
Yorumlar
Yorum Yok

Yazar:
PeRi
![[Resim: 3515506.jpg]](https://cdn.iha.com.tr/Contents/images/2020/50/3515506.jpg)
Emre Baba
iha
Forum:
Gündem
Yorumlar
Yorum Yok

Yazar:
PeRi
![[Resim: 3515444.jpg]](https://cdn.iha.com.tr/Contents/images/2020/50/3515444.jpg)
Tarihi eser taşımalarına maksimum dikkat gösteren Turkish Cargo, bereketin sembolü ve koruyucusu olduğuna inanılan esas tanrıça Kybele Heykeli'ni takriben 60 yıl daha sonra ait olduğu topraklara taşıdı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın büyük yasal uğraşları ve Türk Hava Yolları'nın sponsorluğuyla gerçekleşen operasyonla, 12 Aralık'ta New York'tan İstanbul'a getirilen Kybele Heykeli bir müddet İstanbul Arkeoloji Müzesinde sergilenecek.
Geçtiğimiz yıllarda; Topkapı ve Dolmabahçe Sarayı'ndaki tarihi eserleri Japonya'ya taşıyan, Çingene Kızı Mozaiği'nin kayıp parçalarının eve dönüşünü sağlayan, Paris Louvre Müzesi'nde sergilenen 50'den fazla başyapıtı Tahran'a içeren, Roma dönemine ait Herakles Lahdi'ni Cenevre'den İstanbul'a başarılı şekilde ulaştıran Turkish Cargo, büyük tartı ve hassasiyet gerektiren bu operasyonları alanında bilirkişi ekipleriyle gerçekleştirdi.
Tuncer Cengiz
iha
Forum:
Gündem
Yorumlar
Yorum Yok
Hoşgeldin, Ziyaretçi
Forumda Ara
Forum İstatistikleri
Kimler Çevrimiçi
Toplam: 36 kullanıcı aktif
Bing, Google
0 Kayıtlı
» 34 Ziyaretçi
» 34 Ziyaretçi
Son Aktiviteler
Bursa Logo Yazılım ve Log...
Son Yorum:
nullsix
•
2 saat önce
Mersin Site Yönetim
Son Yorum:
nullsix
•
Dün, 07:35 PM
Site Yönetim Şirketleri
Son Yorum:
nullsix
•
Dün, 07:26 PM
Üç Renk Peyzaj: Ankara'da...
Son Yorum:
Kenan06
•
Dün, 12:48 PM
Alüminyumun Gücünü Gelece...
Son Yorum:
aysuyigiter
•
05-04-2025, 10:00 PM
İstanbul’da En İyi Öğrenc...
Son Yorum:
aysuyigiter
•
05-04-2025, 09:28 PM
İstanbul Tekne Düğünü Fiy...
Son Yorum:
aysuyigiter
•
05-04-2025, 09:00 PM
Bematur İle Teknede Düğün...
Son Yorum:
aysuyigiter
•
05-04-2025, 08:30 PM
Baranisik.com.tr: Eskişeh...
Son Yorum:
Kenan06
•
05-04-2025, 01:21 PM
Fethiye Gezi Rehberi
Son Yorum:
xXx
•
05-04-2025, 07:53 AM